Kayıtlar

Aralık, 2016 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Cemal Süreya ve Attilâ İlhan etkileşimi

Varlık’ta (1307. Sayı) Ali Özgür Özkarcı’nın Cemal Süreya üzerine bir yazısı vardı*. Duyunca insanı şaşırtan, oysa hiç de yadırgatıcı olmayan tespitler. Fakat Türkiye’de edebiyat eleştirisi öyle sığ bir düzeyde, basmakalıp fikirlerle yapılıyor ki böyle tespitleri duymak şaşırtıyor insanı.   …İkinci Yeni şiirini konuşurken, sıklıkla yapılan yanlışlardan birinin İkinci Yeni’yi modern Türkçe şiirde ‘özerk’ ama ‘bağlantısız’ bir yere oturtmak gayreti olduğu söylenebilir. Eve Ayhan şiiri nasıl Sait Faik öykücülüğünden, özellikle  Alemdağ’da Var Bir Yılan ’dan etkilenmişse, Cemal Süreya şiiri de ‘açık’ bir Attilâ İlhan taşır diyebiliriz rahatlıkla. Bu etki, özellikle  Üvercinka ’da barizdir. Süreya, Attilâ İlhan’ın henüz 50’lerin başında yazdığı yeni imgesel şiiri, başka bir yere taşımak istemiştir. Başarılı da olmuş, Attilâ İlhan şiirinin kentsel yoğun imgeselliğine humour’u ekleyebilmiştir. Humour, o dönemde Attilâ İlhan şiirinde eksik olandır… […]Orhan Veli şiirinde olm...

Kimisi için jonglörlüktür yaşamak!

Bir koltukta iki karpuz taşımak... Bir ömre birden fazla hayat sığdırmak... Bir bedende birçok kişi taşımak... Tarih boyu pek çok kimsenin derdi oldu bu olay. Pek çok sanatçının. Hele ki bizim ülkemiz gibi ülkelerde. “Yazarım” dediğinde, “Peki, ama mesleğin nedir?” sorusuyla karşılaştığın yerde. Maalesef böyle. Bunun bir mecbur kalınan hali var, bir de içgüdüsel olarak böyle yaşama hali. Kimisi gönlünden geçeni yapabilmek için, yaşayabilmek için, mecbur olduğu bir dolu başka şey yapmak zorunda kalır. Kimisi de içinde duyduğu istekle, heyecanla, arzuyla farklı farklı uğraşlara sarılır. Hiçbirinden vazgeçemez. Hangi kanattayım bilmiyorum ama bunu hep duydum içimde. Hiçbir zaman yaptığım şey yetmedi. Çoğu zaman da yaptığım şey tatmin etmedi, asla mükemmel olmadı. O kusurluluk, o yeteneksizlik insanın hayat boyu yanında taşıdığı bir ‘dost hayal kırıklığı’ halini aldı. Hep başka bir şey daha yapmak istedim ya da yapmak zorunda hissettim kendimi. Öyle yaşamış olanlara hep gıpta ettim. Att...